Denizci Kitaplığı

Türk Denizciliğinin Belleği

Tersane Hikayeleri - Bir Sektöre Damgasını Vuranlar

Tersane Hikayeleri - Bir Sektöre Damgasını Vuranlar

Tersane Hikayeleri - Bir Sektöre Damgasını Vuranlar

Yayına Hazırlayanlar: Meral Er, Ali Deniz

Türkiye Gemi ve Yat İhracatçıları Birliği Yayını

152 Sayfa

ISBN: 978-605-245-044-4

2017

(görsel ve bilgi: gyhib.org)

Kitap Hakkında

Mensubu bulunmaktan onur duyduğum gemi inşa sektörü son 35-40 yıldır çok ciddi bir değişim gösterdi ve bu değişimle birlikte büyük atılımlar gerçekleştirdi. Dünyanın 30’dan fazla ülkesine gemi ve yat ihracatı yapmayı başardık; yakın geçmişte, dünyanın 5. büyük gemi üreticisi olarak gemi inşa eden ülkeler arasındaki haklı yerimizi aldık.

2000-2010 yılları arasında başladığımız ihracat serüvenimiz bazen Taşıt Araçları ve Yan Sanayi İhracatçıları Birliği, bazen de Ağaç Mamulleri ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği çatısı altında sürdü. Ancak 2010 yılında, 75 kurucu firmanın bir araya gelmesi ile öz örgütlenmemiz olan Gemi ve Yat İhracatçıları Birliği’ni kurduk ve sektörümüzü bu platformda temsil etmeye başladık.

Tersanelerimizin bu inanılmaz değişim ve gelişimi hayata geçirmeleri hiç de kolay olmadı elbette. Bu süreç içinde, her bir tersanemizin, bizzat benim de şahit olduğum unutulmaz hikâyeleri birikti.

Yönetim kurulu başkanlığını yürüttüğüm Gemi ve Yat İhracatçıları Birliği bu konuda sektöre yönelik bir çalışma içerisine girdi ve yönetim kurulu olarak tersanelerin ilgi çekici hikâyelerini gelecek nesillere aktarabilmek adına bir çalışma yapmayı karara bağladık.

2016 yılının eylül ayında Sedef Tersanesi’nde düzenlenen bir denize indirme töreninde sektörün duayenleri ile bir araya gelme fırsatımız olmuştu. O gün Gemak Tersanesi’nin sahibi Sayın İsmet Üner, aramızda geçen sohbet sırasında, sektörün eskilerinin bir araya geleceği bir yemek organize etmem yönündeki fikrini benimle paylaştı. Bu teklif beni de heyecanlandırmıştı.

Gemi ve Yat İhracatçıları Birliği olarak hemen çalışmalara başladık. 2017’nin yılbaşı kutlamasını bir arada yapmaya karar verdik. O davet adeta bir zaman tüneli gibi geçti. Herkes heybesindeki hikâyeleri ortaya döküyor; eski günler biraz neşe, biraz özlem, biraz da nerelerden nerelere geldik duygusuyla yâd ediliyordu. İşte elinizde tuttuğunuz kitap bu hikâyelerden ilham alarak hayata geçirildi.

Bugün, sektörün Tuzla’ya taşınmasının ardından 37 yıl geçmiş. Öncesinde Haliç’te geçen zaman da cabası. Bu süre zarfında o kadar çok anı birikmiş ki, inanamazsınız. Maalesef bu anıların bir o kadarı da aramızdan ayrılan babalarımız, ağabeylerimiz, akrabalarımız, dostlarımızla yitip gitti. Oysa hem bu sektörü büyük emeklerle var eden yakınlarımızın anılarını yaşatmamız hem de tecrübelerimizi gelecek kuşaklara aktarmamız gerekiyordu.

Doğrusunu söylemek gerekirse biriktirmek, saklamak ve yazmak gibi alışkanlıklara sahip değiliz. Yeri geldiğinde 600 yıllık tersanecilik geçmişimizden söz ediyoruz ama bu konuda elimizde yeterli belge ya da kayıt olduğu söylenemez. Çanakkale Savaşı tarihinin, daha çok savaşa katılan yabancıların tuttuğu hatıralardan oluştuğu, Türk tarafının yeterince anı, hatıra kaleme almadığı sık sık dile getirilir. Hâlbuki Portekiz ya da İngiliz müzelerinde yüzyıllarca öncesinin kayıtlarını bulmanız mümkündür. Almanya’da 1600’lü yıllardan kalma endaze planları sergilenir.

Biz köklü bir ülkeyiz, köklü bir milletiz. Dolayısıyla köklü bir tarihe sahibiz. Denizcilik ve tersanecilik tarihimiz dün oluşmadı. Ama bu tarihi ancak yazarsak gelecek nesillere aktarabilir, köklü bir millet olduğumuzu dünyaya anlatabiliriz diye düşündük. Geçmişi eleştirmeyi bırakıp gelecek için bir şeyler yapmamız gerekiyordu. Biz de naçizane katkımızı bu kitapla sunmak istedik. İyi niyetli yolculuğumuzun amacına hizmet edeceğini umuyorum.

Elbette ülkemizde denizcilik ve tersanecilik ile ilgili hiçbir kaynak olmadığını iddia etmiyorum. Bu, yaptığı araştırmalar ve çalışmalarla sektöre büyük katkılar sunmuş akademisyenlere, hocalarımıza büyük saygısızlık olur. Zaten bizim amacımız bu türden bir yayın ortaya koymak değil. Biz daha çok sektörün sözlü tarihini, ülkenin koşullarını da içine alacak şekilde kayda geçirmek istedik.

Türkiye’deki tersanelerin her birinin kendi hikâyesi var. Bir vincin kurulması, bir havuzun taşınması, bir iskelenin yapılması… Bunların hepsi ayrı bir macera… İnşa edilen bir kızak; alınan kararları, riskleri, finans bulmak için verilen çabayı, umutları, emekleri, imkânsızlıklara meydan okumayı, başarıları, başarısızlıkları ve daha nice kavramı barındırıyor maddi varlığında. Bütün bu anıları; kahraman ve tanıklarının ağzından, onların bakış açılarıyla gelecek nesillere aktarmayı ve Gemi ve Yat İhracatçıları Birliği’nin sektöre yönelik kültürel bir hizmeti olarak sunmayı amaçladık.

Öncelikle, gemi inşa sektörünün eskilerinden kimlere ulaşabiliriz diye uzun bir araştırma yaptık. Skala Ajans’ın bize bu konuda ciddi bir katkısı oldu. Onlar da zaten sektörü çok yakından tanıyorlardı. Ardından belirlediğimiz isimlerle yaptığımız detaylı görüşmeleri yazıya aktardık. Tabii bu arada eksiklerimiz olmadı mı? Mutlaka olmuştur. Ulaşamadığımız, gündeme alamadığımız ya da kitabın sınırlı alanı içinde şimdilik yer veremediğimiz isimler olabilir. Onlar da lütfen alınmasınlar. Düşüncemiz bu çalışmanın bir başlangıç olması yönünde. Umarız “Tersane Hikâyeleri” beklediğimiz ilgiyi görür ve devamı gelir. O zaman biz de
tablonun varsa eksik parçalarını bir araya getirme şansını yakalarız. Belki farklı konularda da çalışmalar yapar, kültürel bir miras oluşturabiliriz.

İyi okumalar dileğiyle.

Başaran Bayrak

İçindekiler:

-Önsöz 6

-Tek hedef savunma sanayi – Anadolu Tersanesi (ADİK) 8

-Emektar vincin korkutan montajı – Çeksan Tersanesi 12

-Başarı ve zorluklarla geçen yıllar – Çelik Tekne Tersanesi 18

-Boğaz’ın silüetine atılan imza – Çeliktrans Tersanesi 22

-Denizleri fetheden çocuk – Çindemir Tersanesi 26

-Yan sanayide çakan kıvılcım – Data Hidrolik 30

-Yıl 1968, “Gemi yapmak neyine!” – Deniz Endüstrisi – Çiçek Tersanesi 34

-Kuşakları buluşturan gemi – Denizsan 42

-Denizle geçen 104 yıl – Desan Tersanesi – Kaptanoğlu Group 46

-Bitmeyen mücadele – Engin Dörtler Tersanesi 50

-Ereğli’de ilklere atılan imza – Erdem – Kök – Azim Tersaneleri 54

-Tuzla’dan uzakta, sektörün kalbinde – Gelibolu Tersanesi 58

-Dönüm noktaları ve mide kanaması – GEMAK Group 62

-Çıraklıktan başkanlığa – GEMDOK Sanayi Sitesi 68

-Ufka takılı hayaller – Gisan Tersanesi 72

-Kıbrıs’tan gelen mektup – Günsin – Gemyat – Famagusta Tersaneleri 76

-“Biraz da ülkeye hizmet edelim” – Gürdesan Gemi Makine 80

-Sektöre hediye: İlk raylı kızak – Hidrodinamik Tersanesi 84

-Macera filmi gibi bir hayat – Kahraman Sadıkoğlu – Tuzla Tersanesi 88

-Kağıthane’den Çin’e yolculuk – Kapaksan – Mariner 94

-Bir duayenin mirası – Marmara Tersanesi 98

-Türkiye’nin dünya markası – Sanmar Denizcilik 104

-Tersaneciliği karşı konulmaz heyecanı – Sedef Tersanesi – Turkon Holding 110

-Bakanlıktan gelen yazı – Selah Tersanesi 114

-Kollara kuvvet – Selahattin Aslan Tersanesi (ASTAŞ – SELTAŞ) 118

-Sektörün temellerine atılan imza – TORGEM Tersanesi 122

-Hayaller ve gerçekler – Torlak Tersanesi 126

-Dünyaya yat yapmak – Turquoise 130

-Bir torna atölyesi ile başladı her şey – Tuzla Tersanesi – Kıran Holding 136

-Krizin önlenemez darbesi – Yıldırım Tersanesi 140

-Malta Şahini: Dünya yatçılığının parlayan “Yıldız”ı – Yıldız Tersanesi – Dearsan 144

-Sektörün lokomotifi devlet tersaneleri – Kamu tersaneciliği 148

-Teşekkürler 152

Bağlantı:

https://gyhib.org/files/downloads/Yayinlar/tersane-hikayeleri.pdf

 

Yorumlar

İlk Yorumu Ekle

DENİZCİ KİTAPLIĞI