Yazar: Niyazi Ahmet Banoğlu
Ak Kitabevi
580 Sayfa
Boyut: 14.3 x 20.1
Şömizli Ciltli Kapak – 3.Hamur
1964
ROMAN HAKKINDA BİRKAÇ SÖZ
Tarihi roman mevzularının çoğunda olayların mühim bir kısmı, yazarın muhayyelesinden doğar, bir harp vakası veya bir aşk macerası tarihinin tesbit ettiği bir iki ismin yanına ilave edilerek gene muhayyele mahsulü kahramanlar arasında başlar, devam eder, biter. «ŞAHİN REİS» romanının bir hususiyeti, bu nev’e benzememesidir. Onun için bu romanın bir de hikayesi vardır. O hikayeyi anlatalım:
Köprülü kütüphanesinde «Tarihi muteber» adlı bir eser var. Bu tarihi yazan, bir gün Mısır’da bir hancı ile tanışmış. Bakmış ki hancı son derece güzel konuşuyor. Sormuş:
-Siz nerede tahsil ettiniz?
Hancı izah etmiş:
– Ben hiç bir yerde tahsil etmedim. Yalnız bu kadar güzel konuştuğumun sebebini merak ediyorsam hemen söyliyeyim ki, babam Elhaç Abdürrahman Efendinin Yusuf adında bir kölesi vardı. Bir gün köleyi azat etti. Bizim köle babamdan ayrıldıktan sonra başına binbir macera gelmiş ve geçirdiği maceraların hepsini yazmış, bir kitap yapmış. Sonra kitabı da babama göndermiş. Ben de o kitabı şimdiye kadar belki yüz defa okudum. İşte bu kadar güzel konuşmayı o kitaptan öğrendim.
Tarihçi sormuş:
-Bu kitap şimdi nerededir?…
-Baba yadigandır, saklıyorum.
Muteber müverrihi hancıdan, kölenin yazmış olduğu kitabı almış ve hepsini aynen kendi tarihine ilave etmiş.
«ŞAHİN REİS» romanı işte bu Yusuf Efendinin maceralariyle başlamaktadır. Yalnız bu romanın bir tek fazla tarafı, Yusuf Efendinin macerasını bıraktığı yerden sonrasını o devrin tarihlerini tetkik ederek benim devam etmemdir.
«ŞAHIN REİS» te bir romanda bulunması lazım gelen her şeyin en güzelini, en heyecanlısını ve en kudretlisini bulacaksınıız.
Yorumlar
İlk Yorumu Ekle