Doğu Kitabevi
607 Sayfa
ISBN: 9789944397094
Boyut: 15.5 x 24.0
Karton Kapak – 2. Kağıt
2006
(görsel: kitapambari.com, bilgi: kitapambari.com, dogukitabevi.com)
Osmanlı devlet adamlarının Akdeniz’in kilidi olarak tanımladıkları Rodos Adası, tarih boyunca bölgede hakim olmak isteyen güçlerin hedefi oldu. Ada, uzun süre Kudüs St. Jean Şövalyeleri idaresinde, Hıristiyan dünyasının Akdeniz’deki ileri karakolu olarak görüldü. Osmanlı Devleti’nin askeri gücünün zirvesinde olduğu dönemde, Kanuni Sultan Süleyman’ın bizzat katıldığı bir sefer ile 1522’de Türk hakimiyetine girişi, Avrupa’da hakettiği yankıyı uyandırdığı gibi, Osmanlıları Doğu Akdeniz’in en önemli gücü haline getirdi. Rodos’un stratejik konumu Osmanlı deniz hakimiyeti misyonunda yeni stratejilerin uygulanmasına da zemin hazırladı.
Dr. Örenç, bu hacimli çalışmasında orijinal arşiv belgeleri ile yerli-yabancı literatür eşleğinde, fethinden 1923 Lozan Antlaşması sürecine kadar Rodos ve Oniki Ada’daki Türk, Rum, Yahudi, Ermeni, Kıbti ve Katolik unsurların Türk idaresi süresince, sosyoekonomik durumlarını ve meydana getirdikleri kurumların işleyişini bize sunmaktadır. Eserden, Türkler’in sadece antik ve eski çağlara ait değil, ortaçağlar boyunca ün yapan eşsiz şövalye mimari kalıntılarını özenle muhafaza ettikleri gibi, adada yaşayan bütün unsurların yararlanabildiği bir çok yeni vakıf ve hayır müessesesini meydana getirdikleri anlaşılmaktadır. Ayrıca, başta Marmaris, Bodrum, Fethiye, Dalaman ve Köyceğiz ile İzmir, Aydın, Muğla ve Manisa gibi Batı Anadolu sahil kentleriyle Rodosluların sıkı münasebetleri ortaya konulmaktadır. Bilhassa Rodos ve Oniki Ada’nın işgalinden sonra buradaki Türkler’in karşılaştıkları sorunlar dikkat çekicidir.
Rodos, uzun süre Cezayir-i Bahr-i Sefid Eyaleti olarak nitelendirilen Ege Adaları vilayetinin yönetim merkezliğini yaptı. Dolayısıyla Türk hakimiyeti boyunca bölgedeki adalar, adacık ve kayalıkların idari, mali ve askeri her türlü bürokrasisi buradan yönlendirildi. Diğer taraftan Rodos kalesinin şartlarının uygunluğu, adayı aynı zamanda tanınan bir sürgün mahalli haline getirdi. Adi suçlardan başka, İran Şehzadeleri, Eflak Boyarları, Kırım Girayları, Dağıstan Hanları, Anadolu ve Arabistan’dan konar göçer aşiretler, öenmli ölçüde Yemen tarafının Müslüman unsurları, gözden düşüp merkezden uzaklaştırmak istenen büyük kısmı üst düzey devlet ricali ve yazarlar, görevini kötüye kullanan memurlar, şeyhler ile Girit ve Çerkez muhacirleri, adanın sosyal yaşamına renk kattılar. Dr. Örenç’in çalışması çeşitli vesilelerle Rodos’a yolu düşen Ahmet Ata, Namık Kemal, Mizancı Murad, Ahmed Mithat, Ebuzziya Tevfik ve Yusuf Agah gibi döneminin edebi ve siyasi şahsiyetlerin adadaki faaliyetleri ile yaşam şartları hakkında da çok ilgi çekici ayrıntılara yer vermektedir. (Arka Kapaktan)
Yorumlar
İlk Yorumu Ekle