Yazar: Sevin Toluner
İstanbul Üniversitesi Yayınevi
96 Sayfa
ISBN: 978-605-07-0978-0
Boyut: 17.0 x 24.0
Karton Kapak
1987
(görsel: iupress.istanbul.edu.tr, bilgi: nadirkitap.com, iupress.istanbul.edu.tr)
Yazar: Sevin Toluner
İstanbul Üniversitesi Yayınevi
96 Sayfa
ISBN: 978-605-07-0978-0
Boyut: 17.0 x 24.0
Karton Kapak
1987
(görsel: iupress.istanbul.edu.tr, bilgi: nadirkitap.com, iupress.istanbul.edu.tr)
Yunanistan’ın sahillerimize yakın adalarını, özellikle Linini Adasını askerleştirmesi, Ege Denizine bağlı ihtilaflara bir yenisini eklemiş bulunmaktadır. Yunanistan bunu yaparken, kendisini hem devletler hukukunun meşru zemini içinde kalmış olarak göstermekte, hem de her türlü siyasî vasıtadan istifade ile dünya kamuoyunda Türkiye’yi haksız ve mütecaviz bir Devlet hâline getirmeye çalışmaktadır. Bu, Yunanistan’ın kuruluşundan beri bir dünya kamuoyu oluşturmak, sonra da bu kamuoyunun desteği ve baskısıyla sonuca gitme siyasetinin yeni bir tezahürüdür. Bunun karşısında Türkiye daima ağır başlı bir Devlet tutumu ile, Yunanistan tarafından yaratılan ihtilafları tamamen hukukî zemin içerisinde müzakere ve çözmek yolunu denemiştir. Gerçi Türkiye’nin tercih ettiği bu yol, Yunanistan’ın kullandığı siyasî yol karşısında bugüne kadar pek başarılı olmamıştır. Ancak siyasî alanda Yunanistan’ın kullandığı metodlarla mücadelede Türkiye Yunanistan kadar başarılı (!) olamadığı için, Türkiye haklılığını hukukî zeminde kabul ettirmek mecburiyetinde kalmaktadır.
Milletlerarası Hukuk ve Milletlerarası Münasebetler Araştırma ve Uygulama Merkezimiz tarafından tertip edilen Konferansta, Limni Adasının “hukuki statüsü” Prof. Dr. Sevin Toluner tarafından incelendi. Sayın Toluner’in konuyu, derinliğine ve en ince teferruatına kadar açıklığa kavuşturan bu incelemesi, Türkiye’nin hukukî alanda haklı olduğunu ve hakkını savunma durumunda kaldığını, Türkiye’nin Yunanistan ile olan her ihtilafında olduğu üzere, bir kere daha ortaya koymaktadır.
Tekrardan haklılığımızı «savunma» durumunda kalmamız, siyasî alanda ise hakkımızı kabul ettiremememiz, maalesef Ege Adalarının egemenliğinin tartışılmasına zemin hazırlamakta ve adaların «yanlış tarafta yer almış» olması fikrini kuvvetlendirmektedir.
Yorumlar
İlk Yorumu Ekle